Sercan'a, Keriman'a Size hitap ederken bir ön takı filan kullanmayacağım. çünkü her ikiniz de o kadar yalın ve o kadar candansınız ki nasıl ki benim kendime "Sevgili Cumhur" demem abes ise, sizin için de böyle olur diye düşünüyorum. Bu defada çok candınız, çok sevimliydiniz, çok samimiydiniz, çok içtendiniz. Bayılıyorum size. Egolar yerlerde... Herşey harkülade, espri anlayışı ve tahammülü zekanızın göstergesi ve size çok yakışıyor. Hele o Keriman, hele o Keriman muhteşem. Allah, mutluluğunuzu ve birlikteliğinizi daim etsin. Biz sizlerle "bir" olduk.keyif aldık varlığınızdan, verdiğiniz keyiften, katılımınızdan, katkılarınızdan onur duyduk.
Şimdi... Metin Blog'da bir konu başlığı daha attı. Hadi bakalım anlat bilmeyenlere şimdi.. Muhtemelen Sermin merak etmiştir ne bu diye? 4. Gemi ne? Bu gemidekiler ne iş yapar? Kimler Bu gemide? Geminin başı neresi? kıçı neresi? (Kıç, denizcilik tabiridir bu arada bilmeyenlere ;)
Hadi bakalım kolay gelsin, kim anlatacaksa başarılar :))) Her ne kadar bu esprinin müellifi Sercan olsa da anlatmak ortaya çıkardığı için Metin'e kaldı...:))) Hehh hehh hehhh
Cumhurcum, bizi utandırıyorsun. Hepimiz aynı idik. Ben hiç ortalıkta ego filan görmedim. Belki yerlerde olduğu içindir :)).
Keriman, biliyorsun İzmir'li, yani sizin kızınız, hatta senin komşu kızı. (O, Fahrettin Altaylı, sen Balçovalısın diye söylüyorum.) İzmirin güzelliklerini aynen taşır..
Yılmazer beni kağıttan adam olarak onun kapısına çivilediğinden beri o bana, ben ona emanet sizin gibi dostların desteği ile geçinip gidiyoruz işte...
Sercancım eline, yüreğine,kamerana sağlıkkk:) Ama başa sarabilirmisinnnn lütfennn:-) Kopukluklar var... Yada anlatan anlatsın, meraktan çatlayacağım:)))
Sercanım Ne utanacaksın ki. Nasıl ki ben böyle dostlara sahip olduğum için gurur duyuyorsam siz de kendinizden gurur duyun. Valla bu saatten sonra kimseye yalakalık yapacak değilim. Nasıl ki bu güne kadar yapamadıysam. Ne gördüysem, ne hissettiysem onu dile getirdim. Eğer herşeyin başladığı an Yılmazer'in seni kağıttan adam gibi yaptığı an ise; Yılmazer ile de gurur duyduğumu ve onu çok sevdiğimi söylemeliyim. O çok nev-i şahsına münhasır bir insan ve değerli arkadaşımız. Bu defa çok daha keyifliydi ve keyif verdi. Hele son akşam dibini görenlerden oldu beni yalnız bırakmadı :)) Aynı gemide olduğumuzdan herhalde. 4.gemi mürettabatına da bu yakışır şekilde dimi kardeşim:))
SEVGİLİ KERİMAN VE SERCAN,ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM. SEVGİLERİMLE...
YanıtlaSilSEVGİLİ SERCAN VE KERİMAN,
YanıtlaSilÖLÜMSÜZLEŞTİRDİĞİNİZ BU GÜZEL ANLAR İÇİN ÇOOK TEŞEKKÜR EDERİM. ELLERİNE SAĞLIK SERCAN'CIĞIM. 4. TEKNE'DEN SELAMLAR.... :)))
Sercan'a, Keriman'a
YanıtlaSilSize hitap ederken bir ön takı filan kullanmayacağım. çünkü her ikiniz de o kadar yalın ve o kadar candansınız ki nasıl ki benim kendime "Sevgili Cumhur" demem abes ise, sizin için de böyle olur diye düşünüyorum.
Bu defada çok candınız, çok sevimliydiniz, çok samimiydiniz, çok içtendiniz.
Bayılıyorum size. Egolar yerlerde...
Herşey harkülade, espri anlayışı ve tahammülü zekanızın göstergesi ve size çok yakışıyor.
Hele o Keriman, hele o Keriman muhteşem.
Allah, mutluluğunuzu ve birlikteliğinizi daim etsin.
Biz sizlerle "bir" olduk.keyif aldık varlığınızdan, verdiğiniz keyiften, katılımınızdan, katkılarınızdan onur duyduk.
Şimdi...
Metin Blog'da bir konu başlığı daha attı.
Hadi bakalım anlat bilmeyenlere şimdi.. Muhtemelen Sermin merak etmiştir ne bu diye?
4. Gemi ne?
Bu gemidekiler ne iş yapar?
Kimler Bu gemide?
Geminin başı neresi? kıçı neresi? (Kıç, denizcilik tabiridir bu arada bilmeyenlere ;)
Hadi bakalım kolay gelsin, kim anlatacaksa başarılar :)))
Her ne kadar bu esprinin müellifi Sercan olsa da anlatmak ortaya çıkardığı için Metin'e kaldı...:)))
Hehh hehh hehhh
Cumhurcum, bizi utandırıyorsun. Hepimiz aynı idik. Ben hiç ortalıkta ego filan görmedim. Belki yerlerde olduğu içindir :)).
YanıtlaSilKeriman, biliyorsun İzmir'li, yani sizin kızınız, hatta senin komşu kızı. (O, Fahrettin Altaylı, sen Balçovalısın diye söylüyorum.) İzmirin güzelliklerini aynen taşır..
Yılmazer beni kağıttan adam olarak onun kapısına çivilediğinden beri o bana, ben ona emanet sizin gibi dostların desteği ile geçinip gidiyoruz işte...
4. Gemiye gelince: O yaşanır, anlatılmaz !!!
Sercancım eline, yüreğine,kamerana sağlıkkk:)
YanıtlaSilAma başa sarabilirmisinnnn lütfennn:-)
Kopukluklar var...
Yada anlatan anlatsın, meraktan çatlayacağım:)))
Sercanım
YanıtlaSilNe utanacaksın ki. Nasıl ki ben böyle dostlara sahip olduğum için gurur duyuyorsam siz de kendinizden gurur duyun.
Valla bu saatten sonra kimseye yalakalık yapacak değilim. Nasıl ki bu güne kadar yapamadıysam. Ne gördüysem, ne hissettiysem onu dile getirdim.
Eğer herşeyin başladığı an Yılmazer'in seni kağıttan adam gibi yaptığı an ise; Yılmazer ile de gurur duyduğumu ve onu çok sevdiğimi söylemeliyim. O çok nev-i şahsına münhasır bir insan ve değerli arkadaşımız. Bu defa çok daha keyifliydi ve keyif verdi. Hele son akşam dibini görenlerden oldu beni yalnız bırakmadı :)) Aynı gemide olduğumuzdan herhalde. 4.gemi mürettabatına da bu yakışır şekilde dimi kardeşim:))
KERİMANCIĞIM VE SERCANCIĞIM ELLERİNİZE SAĞLIK, ÇOK GÜZEL KARELER.
YanıtlaSilSEVGİLERİMLE...