14 Mayıs 2010 Cuma

BUNLAR DA YETİŞKİNLERİMİZ
















Mehmet'ciğim ceylanlar yetişkin olarak biraz büyücek oluyorlar. Bunları Ankara'da nasıl dolaştıracaksın, çok merak ettim de :)) Biraz zorlanırsın gibi geliyooo...

7 yorum:

  1. Biri yanıma, arkayı da dörtlerim artık :)

    YanıtlaSil
  2. Ben Ceylan türünün sadece Afrikada olduğunu sa
    nırdım.Aslanlar peşinde koşar falan filan...
    Ama baksana Ceyhan'da Metinciğim çiftlik kurmuş.
    Ne mutlu sana Metin.Böyle güzelliklere şahit oluyorsun.İmrendim sana.............

    YanıtlaSil
  3. Biz şehirde yaşayan faniler,ne kadar doğadan uzak yaşıyoruz değil mi?.Çocukluğumu hatırlıyorum da.Kırlarda bahçe aralarında çamurlarla boğuşarak oynardık.Eve gelince bir temiz dayak yerdik üstümüzü kirlettik diye.Ama yine devam ederdik oynamaya.Dayak mı hoşumuza giderdi yoksa doğanın eşsiz güzelliğinin içinde yuğrulmak mı?Sevgilerimle.............

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Nazif,
    Her yerin kendine göre avantajları ve dezavantajları var biliyorsun. Burada şehirden ve şehrin nimetlerinden uzakta yaşıyoruz. Ama buralarında kendine özgü ayrıcalıkları oluyor, eğer seversen. Lojmanlarımızda her türlü imkan olsa da çevremizde yabani bir ortam var. Ceylanlar bu tesisin simgesi oldular. Bu kadar çoğalabileceklerini hiç sanmıyorduk ama, rahatı buldular diye baya çoğaldılar. Tabii ceylanlar olunca onların peşinde de tilkiler ve çakallar var. Ha bir de ayrıca belki inanmayacaksın ama koyun büyüklüğünde oklu kirpiler cirit atıyorlar.
    Bizler de bunlarla uğraşıyoruz işte.
    Doğayla barışık olunca çok da sıkıntı olmuyor yani.

    YanıtlaSil
  5. Sevgili Çiğdem'ciğim,
    Sana iyi haberler veremiyorum. Bu ceylanlar "Kursaklı Ceylan" tipi olup, çöl ortamlarında yaşayan cinslermiş. Yani sıcak bölgede yaşayabiliyorlar. Onun için yurdumuzda sadece Urfa Ceylanpınar Devlet Üretme Çifliği'nde koruma altındalar ve bizde varlar. Biz de zamanında oradan almış ve deneme yapmıştık, oldu. Karlı ve soğuk bölgelerde yaşayamıyorlarmış. Kuzeyde yaşayanlar normal geyik tipiymiş. Onları da Ankara Atatürk Orman Çiftliği'nden temin edilebilirmiş. Belediye olarak oraya başvururlarsa sanırım yardımcı olurlar.
    Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  6. Al sana üç konu daha.
    Tilki,çakal ve oklu kirpi.Yakında onlarında resimlerini çekebilirsen National Geographic'ten teklif bile alabilirsin.
    Oradaki hayatı olabildiğince belgele ki ileride emekli olup şehire taşındığında oraları özleyip burnunun direği sızladığında seyredebilirsin.
    Burada şehrin nimetleri çok olsada beton yığınları arasında,her taraf alt alta üst üste araba kaynıyor.Dizel arabalar çoğaldı,önümüzden otolar geçtikçe pis bir mazot kokusu.Korna sesleri
    motor sesleri vs vs.Pazar günleri her taraf sakin.
    Keşke her gün pazar olsa diyor insan kendi kendine.Doğal olarak bizde sizin oradaki yaşamınızı özlüyoruz.Yada Çiğdemin Kartepe'deki yaşamını.Doğayla baş başa......

    Sevgilerimle..............

    YanıtlaSil
  7. Sevgili dostum, bahsettiğim hayvanların hiç te fotoğraf çektirme dertleri yok. Bir türlü sabit durmuyorlar ki. Kirpi geceleri çıkıyor. O kadar dolaştım, karşılaştım ama bir türlü resim vermediler. Tilki dersen otların arasından bakıyor, şöyle bir süzüyor, bakıyor ki Coşkun ARAL değilim, arkasını dönüp kaçıyor. :))
    Medyaya düşmek istemiyorlar diye düşünmeye başladım. Ama yılmadam peşlerindeyim. Elbet bir gün yakalayacağım. Ya ne zaman makinam yanımda olmasa karşıma çıkıyorlar, makinam olduğunda yeraltına giriyorlar. Geçenlerde işten lojmana gelirken ( tabii makinam yok ) yolun ortasında bir gelincik, yolunu şaşırmış, gündüz vakti arabanın yanına kadar geldi. Bakıştık ama o bana daha çok resmini alamadığım için gülüyormuş gibi geldi. Gıcık verip gözden kayboldu hain şey.
    Mail adresine birkaç resim göndereyim artık.
    Bir de video göndermeye çalışacağım. Bir yavru köstebeğin videosu. Çok tatlıydı.

    YanıtlaSil