30 Eylül 2011 Cuma
26 Eylül 2011 Pazartesi
Merhaba Dostlar
Rüzgar serin esse de
Esmer tenimize
Yakar yüreğimizi
Eylül sarısı hüzünler
Murat Akcan
Merhaba Dostlar.
Öncelikle sevgili Sermin'e geçmiş olsun.Umarım gözlerinde bir sorun yoktur.
Cumhur'dan güzel haberler görüyorum.
Metin ve Nazif bloğu sürekli aktif tutuyorlar,teşekkürlerimi gönderiyorum.
Sizleri çok özledim.8-9 Eylülde Ankara'da TMMOB'nin mitingi ve danışma kurulu var,büyük olasılıkla orda olacağım.
Bu arada bizim buralarda da yaz bitti.Artık Çukurova'nın yaşanacak zamanı geldi.
Herkese sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
Merhaba Dostlar
Rüzgar serin esse de
Esmer tenimize
Yakar yüreğimizi
Eylül sarısı hüzünler
Murat Akcan
Merhaba Dostlar.
Öncelikle sevgili Sermin'e geçmiş olsun.Umarım gözlerinde bir sorun yoktur.
Cumhur'dan güzel haberler görüyorum.
Metin ve Nazif bloğu sürekli aktif tutuyorlar,teşekkürlerimi gönderiyorum.
Sizleri çok özledim.8-9 Eylülde Ankara'da TMMOB'nin mitingi ve danışma kurulu var,büyük olasılıkla orda olacağım.
Bu arada bizim buralarda da yaz bitti.Artık Çukurova'nın yaşanacak zamanı geldi.
Herkese sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
25 Eylül 2011 Pazar
22 Eylül 2011 Perşembe
Çok teşekkürler Figen'ciğim söylemen bile yeter. Dediğim gibi salı günü gittim sadece sağ göze yapıldı bir hafta sonra sola sonra yine bir hafta sonra sağa ve sonra yine sola yapılacakmış doktor bu SLT yönteminin benim dediğim kadar başarı oranının düşük olmadığını söyledi bakalım göreceğiz inşallah başarılı olur. Göz içindeki kanallara laser ile atış yapılarak kanalların açılması yapılan iş bu acı falan yok sadece her atışta hani ara sıra insanın gözüne çok hafif bir ağrı girer çıkar ya o kadar bir şey hissediliyor çok basit -yaşasın mühendislik- birde sadece o gece gece diyorum çünkü gündüz hiç bir şey yok gece olup hava karardıktan sora ışıkları yakınca biraz zor oldu o gece bütün işiklar kapalı gözümde çok koyu bir güneş gözlüğüyle televizyon seyrettim ertesi gün oda geçti. Tabii hiç önemli değil sonuç iyi olsun inşallah. Başınızı ağrıttıysam kusura bakmayım ben her türlü tıp olayına meraklı olduğum için yazayım dedim. Yaşasın mühendislik diyorum çünkü mühendisler bu şahane makinaları yapmasalardı şimdiki doktorlar ne yapardı acaba röntgensiz ultrasonsuz MR'sız bir tanı koymaktan aciz çoğu... Aralarında iyilerde var tabii. İşte böyle yani daha önümde biraz zaman var. Herkeze sevgiler....
Çok teşekkürler Figen'ciğim söylemen bile yeter. Dediğim gibi salı günü gittim sadece sağ göze yapıldı bir hafta sonra sola sonra yine bir hafta sonra sağa ve sonra yine sola yapılacakmış doktor bu SLT yönteminin benim dediğim kadar başarı oranının düşük olmadığını söyledi bakalım göreceğiz inşallah başarılı olur. Göz içindeki kanallara laser ile atış yapılarak kanalların açılması yapılan iş bu acı falan yok sadece her atışta hani ara sıra insanın gözüne çok hafif bir ağrı girer çıkar ya o kadar bir şey hissediliyor çok basit -yaşasın mühendislik- birde sadece o gece gece diyorum çünkü gündüz hiç bir şey yok gece olup hava karardıktan sora ışıkları yakınca biraz zor oldu o gece bütün işiklar kapalı gözümde çok koyu bir güneş gözlüğüyle televizyon seyrettim ertesi gün oda geçti. Tabii hiç önemli değil sonuç iyi olsun inşallah. Başınızı ağrıttıysam kusura bakmayım ben her türlü tıp olayına meraklı olduğum için yazayım dedim. Yaşasın mühendislik diyorum çünkü mühendisler bu şahane makinaları yapmasalardı şimdiki doktorlar ne yapardı acaba röntgensiz ultrasonsuz MR'sız bir tanı koymaktan aciz çoğu... Aralarında iyilerde var tabii. İşte böyle yani daha önümde biraz zaman var. Herkeze sevgiler....
Geçmiş Olsun Serminciğimmmm...
En kısa zamanda sağlığına kavuşman dileklerimle, güzel gözlerinden öpüyor ve İzmirde olduğum için yapabileceğim bir destek olursa ve ararsan sevinirim diyorum:-) Segilerimle...
Geçmiş Olsun Serminciğimmmm...
En kısa zamanda sağlığına kavuşman dileklerimle, güzel gözlerinden öpüyor ve İzmirde olduğum için yapabileceğim bir destek olursa ve ararsan sevinirim diyorum:-) Segilerimle...
20 Eylül 2011 Salı
Sermin
Sevgili Arkadaşlarım ve Sermin'ciğim.
nereden duymuşsanız gerçek olmayan haberleri duymuşsunuz :)
Melih yeni mezun oldu bilmeyenler için söylüyorum. (Kiev Politeknik Üniversitesi Makine müh. bölümünden) uzun zamandır birlikte olduğu bir kız arkadaşı var Ania. kızı bizde çok seviyoruz çok şeker ve şimdi oldukça iyi konuşmaya başladı dilimizi. bir kaç kez getirdi oğlum kızı buraya. Bu defa ailesini de davet etmiş 2 haftalığına Anne, baba ve kızkardeşi de geldi. evlilik gibi bir durum şimdilik söz konusu değil. Elbette ileride olur ama bunu gençler belirleyebilir sadece. hedeflere daha ulaşılamadı. ,
Denklik ve Master konuları hallolmadı daha para kazanamıyooo henüz... ben nassı bakacağım bu kazık kadar herife ve karısınaaa.... bir de çocuk yaparlarsaa ayyyyy...
o yüzden aklınızdan bile geçirmeyin birine kırk defa deli derseniz deli olurmuş.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
Bu arada sana da geçmiş olsun en kısa zamanda o güzel gözlerin çok sağlıklı hale gelir umarım.
hepinizi çok öpüyorum.
Sermin
Sevgili Arkadaşlarım ve Sermin'ciğim.
nereden duymuşsanız gerçek olmayan haberleri duymuşsunuz :)
Melih yeni mezun oldu bilmeyenler için söylüyorum. (Kiev Politeknik Üniversitesi Makine müh. bölümünden) uzun zamandır birlikte olduğu bir kız arkadaşı var Ania. kızı bizde çok seviyoruz çok şeker ve şimdi oldukça iyi konuşmaya başladı dilimizi. bir kaç kez getirdi oğlum kızı buraya. Bu defa ailesini de davet etmiş 2 haftalığına Anne, baba ve kızkardeşi de geldi. evlilik gibi bir durum şimdilik söz konusu değil. Elbette ileride olur ama bunu gençler belirleyebilir sadece. hedeflere daha ulaşılamadı. ,
Denklik ve Master konuları hallolmadı daha para kazanamıyooo henüz... ben nassı bakacağım bu kazık kadar herife ve karısınaaa.... bir de çocuk yaparlarsaa ayyyyy...
o yüzden aklınızdan bile geçirmeyin birine kırk defa deli derseniz deli olurmuş.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
Bu arada sana da geçmiş olsun en kısa zamanda o güzel gözlerin çok sağlıklı hale gelir umarım.
hepinizi çok öpüyorum.
18 Eylül 2011 Pazar
Hiç haberimiz yok arkadaşlar Cumhur'un oğlu evleniyor mu? Mutluluklar dilerim darısı bizim çocukların başına.
Müjgan ve Gülçin ses verin bak kızarım . Gülçin oğlun gitti mi? Çiğdem'ciğim senin Fatsa gidiş gelişler bitti herhalde canın sıkılmaya başladı anlaşılan. Benim bu ara ufak tefek işler var glakom için laser yaptıracağım ayrıca babamın eşinin ameliyatı var falan bunlarla uğraşmam gerekiyor. Şu laser başarılı olursa çok sevineceğim gerçi başarı oranı düşük ama olsun inşallah başarılı olurda kurtulurum şu göz damlası kullanmaktan. Figen'ciğim sizler İstanbul'a gidiyormusunuz bizim içinde gezin eğlenin, Gülçin ve Müjgan'la iki senedir İstanbul'a gidelim diyoruz diyoruz olmuyor bakalım başka bahara kaldı......Baksanıza ikisininde sesi soluğu çıkmıyor.
Müjgan ve Gülçin ses verin bak kızarım . Gülçin oğlun gitti mi? Çiğdem'ciğim senin Fatsa gidiş gelişler bitti herhalde canın sıkılmaya başladı anlaşılan. Benim bu ara ufak tefek işler var glakom için laser yaptıracağım ayrıca babamın eşinin ameliyatı var falan bunlarla uğraşmam gerekiyor. Şu laser başarılı olursa çok sevineceğim gerçi başarı oranı düşük ama olsun inşallah başarılı olurda kurtulurum şu göz damlası kullanmaktan. Figen'ciğim sizler İstanbul'a gidiyormusunuz bizim içinde gezin eğlenin, Gülçin ve Müjgan'la iki senedir İstanbul'a gidelim diyoruz diyoruz olmuyor bakalım başka bahara kaldı......Baksanıza ikisininde sesi soluğu çıkmıyor.
Hiç haberimiz yok arkadaşlar Cumhur'un oğlu evleniyor mu? Mutluluklar dilerim darısı bizim çocukların başına.
Müjgan ve Gülçin ses verin bak kızarım . Gülçin oğlun gitti mi? Çiğdem'ciğim senin Fatsa gidiş gelişler bitti herhalde canın sıkılmaya başladı anlaşılan. Benim bu ara ufak tefek işler var glakom için laser yaptıracağım ayrıca babamın eşinin ameliyatı var falan bunlarla uğraşmam gerekiyor. Şu laser başarılı olursa çok sevineceğim gerçi başarı oranı düşük ama olsun inşallah başarılı olurda kurtulurum şu göz damlası kullanmaktan. Figen'ciğim sizler İstanbul'a gidiyormusunuz bizim içinde gezin eğlenin, Gülçin ve Müjgan'la iki senedir İstanbul'a gidelim diyoruz diyoruz olmuyor bakalım başka bahara kaldı......Baksanıza ikisininde sesi soluğu çıkmıyor.
Müjgan ve Gülçin ses verin bak kızarım . Gülçin oğlun gitti mi? Çiğdem'ciğim senin Fatsa gidiş gelişler bitti herhalde canın sıkılmaya başladı anlaşılan. Benim bu ara ufak tefek işler var glakom için laser yaptıracağım ayrıca babamın eşinin ameliyatı var falan bunlarla uğraşmam gerekiyor. Şu laser başarılı olursa çok sevineceğim gerçi başarı oranı düşük ama olsun inşallah başarılı olurda kurtulurum şu göz damlası kullanmaktan. Figen'ciğim sizler İstanbul'a gidiyormusunuz bizim içinde gezin eğlenin, Gülçin ve Müjgan'la iki senedir İstanbul'a gidelim diyoruz diyoruz olmuyor bakalım başka bahara kaldı......Baksanıza ikisininde sesi soluğu çıkmıyor.
17 Eylül 2011 Cumartesi
FAL MERAKLILARI...
FAL MERAKLILARI...
14 Eylül 2011 Çarşamba
Olmuyor Mehmet senin dediğin gibi benim bilgisayarda birşey var herhalde senide yordum sağolasın boşver yine burdan yazmaya devam. Biraz gazı kaçıyor ama ne yapalım... Bu arada Kadriye'ciğim Sanem'i ne için tebrik ettiğini anlamadım ama inşallah allah söyletmiştir. bizde bir laf vardır bilirmisin -ağız nereye sefer oraya- diye hadi bakalım inşallah canım. Bu arada Müjgan'ıda dekan yaparız inşallah.
Olmuyor Mehmet senin dediğin gibi benim bilgisayarda birşey var herhalde senide yordum sağolasın boşver yine burdan yazmaya devam. Biraz gazı kaçıyor ama ne yapalım... Bu arada Kadriye'ciğim Sanem'i ne için tebrik ettiğini anlamadım ama inşallah allah söyletmiştir. bizde bir laf vardır bilirmisin -ağız nereye sefer oraya- diye hadi bakalım inşallah canım. Bu arada Müjgan'ıda dekan yaparız inşallah.
13 Eylül 2011 Salı
11 Eylül 2011 Pazar
Nostalji:-)
Nostalji:-)
8 Eylül 2011 Perşembe
Herkeze kocaman merhaba.... Nihayet yazlıktan döndük. Yazılarınızı okudum herkezin iyi olduğuna çok sevindim. Geçmiş bayramlarınızı kutlarım, Gönül'cüğüm geç oldu ama seninde yeni yaşını kutlar sevdiklerinle beraber güzel bir ömür dilerim. Buarada görmediğim başka doğum günü olanlar olduysa onlarada aynı dileklerimi sunarım. Bende Murat ve Nazif'e katılıyorum mevsimlerin en güzeli geldi çok severim sonbaharı bana yılın başlangıcı gibi gelir. Ben de hepimize çok güzel bir yıl diliyorum çikolata, çay, kahve, sicacık gevrek, boyoz, kestane şekeri tadında:))))
Herkeze kocaman merhaba.... Nihayet yazlıktan döndük. Yazılarınızı okudum herkezin iyi olduğuna çok sevindim. Geçmiş bayramlarınızı kutlarım, Gönül'cüğüm geç oldu ama seninde yeni yaşını kutlar sevdiklerinle beraber güzel bir ömür dilerim. Buarada görmediğim başka doğum günü olanlar olduysa onlarada aynı dileklerimi sunarım. Bende Murat ve Nazif'e katılıyorum mevsimlerin en güzeli geldi çok severim sonbaharı bana yılın başlangıcı gibi gelir. Ben de hepimize çok güzel bir yıl diliyorum çikolata, çay, kahve, sicacık gevrek, boyoz, kestane şekeri tadında:))))
7 Eylül 2011 Çarşamba
Merhaba Dostlar
Marhaba Arkadaşlar.
Yaz bitti,mevsimlerin en güzeli,şarap tadında Eylül geldi artık.Bunu gençler anlamayabilir.Çünkü eylül ile insan yaşamının dinginliği birbirine eştir.Eylül dinginliktir.
Eylül şarap tadında bir huzurdur.
Şarap tadında bir yaşam diliyorum sizlere
Adana'dan selam ve sevgiler.
Yaz bitti,mevsimlerin en güzeli,şarap tadında Eylül geldi artık.Bunu gençler anlamayabilir.Çünkü eylül ile insan yaşamının dinginliği birbirine eştir.Eylül dinginliktir.
Eylül şarap tadında bir huzurdur.
Şarap tadında bir yaşam diliyorum sizlere
Adana'dan selam ve sevgiler.
Merhaba Dostlar
Marhaba Arkadaşlar.
Yaz bitti,mevsimlerin en güzeli,şarap tadında Eylül geldi artık.Bunu gençler anlamayabilir.Çünkü eylül ile insan yaşamının dinginliği birbirine eştir.Eylül dinginliktir.
Eylül şarap tadında bir huzurdur.
Şarap tadında bir yaşam diliyorum sizlere
Adana'dan selam ve sevgiler.
Yaz bitti,mevsimlerin en güzeli,şarap tadında Eylül geldi artık.Bunu gençler anlamayabilir.Çünkü eylül ile insan yaşamının dinginliği birbirine eştir.Eylül dinginliktir.
Eylül şarap tadında bir huzurdur.
Şarap tadında bir yaşam diliyorum sizlere
Adana'dan selam ve sevgiler.
Doludizgin Yaşam
doludizgin akan yaşam,
yaprakları sararmış
çınar ağacının,
altında mola vermekte.
elde kalan şarap
tadında hüzünler.
eylül sarısı umutlar,
bağbozumu akşamlarında
doğacak nefirgeler
Murat Akcan
yaprakları sararmış
çınar ağacının,
altında mola vermekte.
elde kalan şarap
tadında hüzünler.
eylül sarısı umutlar,
bağbozumu akşamlarında
doğacak nefirgeler
Murat Akcan
Doludizgin Yaşam
doludizgin akan yaşam,
yaprakları sararmış
çınar ağacının,
altında mola vermekte.
elde kalan şarap
tadında hüzünler.
eylül sarısı umutlar,
bağbozumu akşamlarında
doğacak nefirgeler
Murat Akcan
yaprakları sararmış
çınar ağacının,
altında mola vermekte.
elde kalan şarap
tadında hüzünler.
eylül sarısı umutlar,
bağbozumu akşamlarında
doğacak nefirgeler
Murat Akcan
2 Eylül 2011 Cuma
İzmir'lilere ve İzmir'i özleyenlere özel bir yazı....
BOYOZ VE İZMİR'Lİ.
“Boyoz‚ tulum peyniri‚ kaynamış yumurta ve çay. İzmir, sırf bu yüzden bile seni seviyorum” diyor gurbette yaşayan bir İzmirli, kendisi gibi İzmir'i özleyenleri bir araya getiren bir internet sitesinde.
İzmir mutfağına, 1492 sonrasında İspanya'dan zorla göç ettirilerek İzmir'e yerleşen Sefarad Yahudi toplumu tarafından kazandırılan, İspanyolca bohça anlamına gelen “bollos” (boyos) kelimesinden adını alan boyoz, İzmir dışında çok bilinmediğinden ve başka bir kentte satışı yapılmadığından, gurbetteki İzmirlilerin kente ilişkin en büyük özlemleri arasında yer alıyor.
Boyoz böyle yapılıyor / Foto Galeri
İzmirliler, Ramazan Bayramı'nda özledikleri kahvaltı keyfi için boyoz fırınlarının önünde uzun kuyruklar oluşturuyorlar.
AVRAM USTA'NIN GELENEĞİNİ SÜRDÜRÜYORLAR
Un, çiçek yağı ve tahin kullanılarak hazırlanan tuzlu bir tür çörek olan boyozu İzmirlilere sevdiren kişinin, Kemeraltı'ndaki fırınında uzun yıllar sadece boyoz pişiren Avram Usta olduğu varsayılıyor. Ölümünün ardından yıllar sonra bile çoğu fırın tarafından onun adıyla satılan boyozların geleneğini, Avram Usta'nın yanında çıraklık yapan babalarından devraldıkları fırını işleten Akar kardeşler sürdürüyor.
Babası Mustafa Akar'ın Avram Usta'nın yanında küçük yaşta çırak olarak işe başladığını ifade eden İrfan Akar, başka şehirlerden gelen yoğun talebe karşın oldukça meşakkatli bir yapım süreci sonunda 20-25 kat çok ince hamurun üst üste gelmesiyle oluşan boyozun ustasının sayısının çok az olduğunu, bu nedenle de fazla yaygınlaşamadığını kaydetti.
Akar, babalarının ve Avram Usta'nın tarifine uyarak, en iyi malzemeleri seçip sabah 04.00'ten itibaren servise sunduklarını, özellikle Ankara ve İstanbul'dan kendilerini arayan müşterilerine de kargo ile boyoz yolladıklarını söyledi. Akar, gelen talepler karşısında boyozun dondurulmuş ve paketlenmiş olarak satılması yönünde çalışma başlattıklarını, bu yolla hem farklı şehirlerde yaşayan İzmirlilerin özlemine son vereceklerini, hem de İzmirli olmayanların boyozla tanışmasını sağlayacaklarını kaydetti.
Aile işletmesinde yıllardır çalışmasına ve her gün boyozla iç içe olmasına karşın, bu üründen bıkmadığını ve hala kahvaltısını boyozla yaptığını ifade eden Akar, “Sigarayı bıraktım, boyozu bırakamam, öyle bir alışkanlık” diye konuştu.
15 SAATTE PİŞEN YUMURTA İLE SERVİS EDİLİYOR
İzmir'in kendine has lezzeti boyoz, halk arasında “işbirlikçisi” olarak nitelendirilen haşlanmış yumurta ile birlikte tüketiliyor, ancak boyozun yanındaki yumurta bilinenden oldukça farklı şekilde hazırlanıyor.
Boyozun piştiği kara fırınlara ılık olduğu saatlerde yerleştirilen yumurtalar, 14-15 saat süreyle su kaynama noktasına gelmeden haşlanıyor.
Boyoz, aynı adla, İspanyol Sefarad kültürünün etkilerini taşıyan İspanya'da, Güney Amerika ülkelerinden Şili, Arjantin ve Peru'da da bolca tüketilen yiyecekler arasında yer alıyor.
“Boyoz‚ tulum peyniri‚ kaynamış yumurta ve çay. İzmir, sırf bu yüzden bile seni seviyorum” diyor gurbette yaşayan bir İzmirli, kendisi gibi İzmir'i özleyenleri bir araya getiren bir internet sitesinde.
İzmir mutfağına, 1492 sonrasında İspanya'dan zorla göç ettirilerek İzmir'e yerleşen Sefarad Yahudi toplumu tarafından kazandırılan, İspanyolca bohça anlamına gelen “bollos” (boyos) kelimesinden adını alan boyoz, İzmir dışında çok bilinmediğinden ve başka bir kentte satışı yapılmadığından, gurbetteki İzmirlilerin kente ilişkin en büyük özlemleri arasında yer alıyor.
Boyoz böyle yapılıyor / Foto Galeri
İzmirliler, Ramazan Bayramı'nda özledikleri kahvaltı keyfi için boyoz fırınlarının önünde uzun kuyruklar oluşturuyorlar.
AVRAM USTA'NIN GELENEĞİNİ SÜRDÜRÜYORLAR
Un, çiçek yağı ve tahin kullanılarak hazırlanan tuzlu bir tür çörek olan boyozu İzmirlilere sevdiren kişinin, Kemeraltı'ndaki fırınında uzun yıllar sadece boyoz pişiren Avram Usta olduğu varsayılıyor. Ölümünün ardından yıllar sonra bile çoğu fırın tarafından onun adıyla satılan boyozların geleneğini, Avram Usta'nın yanında çıraklık yapan babalarından devraldıkları fırını işleten Akar kardeşler sürdürüyor.
Babası Mustafa Akar'ın Avram Usta'nın yanında küçük yaşta çırak olarak işe başladığını ifade eden İrfan Akar, başka şehirlerden gelen yoğun talebe karşın oldukça meşakkatli bir yapım süreci sonunda 20-25 kat çok ince hamurun üst üste gelmesiyle oluşan boyozun ustasının sayısının çok az olduğunu, bu nedenle de fazla yaygınlaşamadığını kaydetti.
Akar, babalarının ve Avram Usta'nın tarifine uyarak, en iyi malzemeleri seçip sabah 04.00'ten itibaren servise sunduklarını, özellikle Ankara ve İstanbul'dan kendilerini arayan müşterilerine de kargo ile boyoz yolladıklarını söyledi. Akar, gelen talepler karşısında boyozun dondurulmuş ve paketlenmiş olarak satılması yönünde çalışma başlattıklarını, bu yolla hem farklı şehirlerde yaşayan İzmirlilerin özlemine son vereceklerini, hem de İzmirli olmayanların boyozla tanışmasını sağlayacaklarını kaydetti.
Aile işletmesinde yıllardır çalışmasına ve her gün boyozla iç içe olmasına karşın, bu üründen bıkmadığını ve hala kahvaltısını boyozla yaptığını ifade eden Akar, “Sigarayı bıraktım, boyozu bırakamam, öyle bir alışkanlık” diye konuştu.
15 SAATTE PİŞEN YUMURTA İLE SERVİS EDİLİYOR
İzmir'in kendine has lezzeti boyoz, halk arasında “işbirlikçisi” olarak nitelendirilen haşlanmış yumurta ile birlikte tüketiliyor, ancak boyozun yanındaki yumurta bilinenden oldukça farklı şekilde hazırlanıyor.
Boyozun piştiği kara fırınlara ılık olduğu saatlerde yerleştirilen yumurtalar, 14-15 saat süreyle su kaynama noktasına gelmeden haşlanıyor.
Boyoz, aynı adla, İspanyol Sefarad kültürünün etkilerini taşıyan İspanya'da, Güney Amerika ülkelerinden Şili, Arjantin ve Peru'da da bolca tüketilen yiyecekler arasında yer alıyor.
İzmir'lilere ve İzmir'i özleyenlere özel bir yazı....
BOYOZ VE İZMİR'Lİ.
“Boyoz‚ tulum peyniri‚ kaynamış yumurta ve çay. İzmir, sırf bu yüzden bile seni seviyorum” diyor gurbette yaşayan bir İzmirli, kendisi gibi İzmir'i özleyenleri bir araya getiren bir internet sitesinde.
İzmir mutfağına, 1492 sonrasında İspanya'dan zorla göç ettirilerek İzmir'e yerleşen Sefarad Yahudi toplumu tarafından kazandırılan, İspanyolca bohça anlamına gelen “bollos” (boyos) kelimesinden adını alan boyoz, İzmir dışında çok bilinmediğinden ve başka bir kentte satışı yapılmadığından, gurbetteki İzmirlilerin kente ilişkin en büyük özlemleri arasında yer alıyor.
Boyoz böyle yapılıyor / Foto Galeri
İzmirliler, Ramazan Bayramı'nda özledikleri kahvaltı keyfi için boyoz fırınlarının önünde uzun kuyruklar oluşturuyorlar.
AVRAM USTA'NIN GELENEĞİNİ SÜRDÜRÜYORLAR
Un, çiçek yağı ve tahin kullanılarak hazırlanan tuzlu bir tür çörek olan boyozu İzmirlilere sevdiren kişinin, Kemeraltı'ndaki fırınında uzun yıllar sadece boyoz pişiren Avram Usta olduğu varsayılıyor. Ölümünün ardından yıllar sonra bile çoğu fırın tarafından onun adıyla satılan boyozların geleneğini, Avram Usta'nın yanında çıraklık yapan babalarından devraldıkları fırını işleten Akar kardeşler sürdürüyor.
Babası Mustafa Akar'ın Avram Usta'nın yanında küçük yaşta çırak olarak işe başladığını ifade eden İrfan Akar, başka şehirlerden gelen yoğun talebe karşın oldukça meşakkatli bir yapım süreci sonunda 20-25 kat çok ince hamurun üst üste gelmesiyle oluşan boyozun ustasının sayısının çok az olduğunu, bu nedenle de fazla yaygınlaşamadığını kaydetti.
Akar, babalarının ve Avram Usta'nın tarifine uyarak, en iyi malzemeleri seçip sabah 04.00'ten itibaren servise sunduklarını, özellikle Ankara ve İstanbul'dan kendilerini arayan müşterilerine de kargo ile boyoz yolladıklarını söyledi. Akar, gelen talepler karşısında boyozun dondurulmuş ve paketlenmiş olarak satılması yönünde çalışma başlattıklarını, bu yolla hem farklı şehirlerde yaşayan İzmirlilerin özlemine son vereceklerini, hem de İzmirli olmayanların boyozla tanışmasını sağlayacaklarını kaydetti.
Aile işletmesinde yıllardır çalışmasına ve her gün boyozla iç içe olmasına karşın, bu üründen bıkmadığını ve hala kahvaltısını boyozla yaptığını ifade eden Akar, “Sigarayı bıraktım, boyozu bırakamam, öyle bir alışkanlık” diye konuştu.
15 SAATTE PİŞEN YUMURTA İLE SERVİS EDİLİYOR
İzmir'in kendine has lezzeti boyoz, halk arasında “işbirlikçisi” olarak nitelendirilen haşlanmış yumurta ile birlikte tüketiliyor, ancak boyozun yanındaki yumurta bilinenden oldukça farklı şekilde hazırlanıyor.
Boyozun piştiği kara fırınlara ılık olduğu saatlerde yerleştirilen yumurtalar, 14-15 saat süreyle su kaynama noktasına gelmeden haşlanıyor.
Boyoz, aynı adla, İspanyol Sefarad kültürünün etkilerini taşıyan İspanya'da, Güney Amerika ülkelerinden Şili, Arjantin ve Peru'da da bolca tüketilen yiyecekler arasında yer alıyor.
“Boyoz‚ tulum peyniri‚ kaynamış yumurta ve çay. İzmir, sırf bu yüzden bile seni seviyorum” diyor gurbette yaşayan bir İzmirli, kendisi gibi İzmir'i özleyenleri bir araya getiren bir internet sitesinde.
İzmir mutfağına, 1492 sonrasında İspanya'dan zorla göç ettirilerek İzmir'e yerleşen Sefarad Yahudi toplumu tarafından kazandırılan, İspanyolca bohça anlamına gelen “bollos” (boyos) kelimesinden adını alan boyoz, İzmir dışında çok bilinmediğinden ve başka bir kentte satışı yapılmadığından, gurbetteki İzmirlilerin kente ilişkin en büyük özlemleri arasında yer alıyor.
Boyoz böyle yapılıyor / Foto Galeri
İzmirliler, Ramazan Bayramı'nda özledikleri kahvaltı keyfi için boyoz fırınlarının önünde uzun kuyruklar oluşturuyorlar.
AVRAM USTA'NIN GELENEĞİNİ SÜRDÜRÜYORLAR
Un, çiçek yağı ve tahin kullanılarak hazırlanan tuzlu bir tür çörek olan boyozu İzmirlilere sevdiren kişinin, Kemeraltı'ndaki fırınında uzun yıllar sadece boyoz pişiren Avram Usta olduğu varsayılıyor. Ölümünün ardından yıllar sonra bile çoğu fırın tarafından onun adıyla satılan boyozların geleneğini, Avram Usta'nın yanında çıraklık yapan babalarından devraldıkları fırını işleten Akar kardeşler sürdürüyor.
Babası Mustafa Akar'ın Avram Usta'nın yanında küçük yaşta çırak olarak işe başladığını ifade eden İrfan Akar, başka şehirlerden gelen yoğun talebe karşın oldukça meşakkatli bir yapım süreci sonunda 20-25 kat çok ince hamurun üst üste gelmesiyle oluşan boyozun ustasının sayısının çok az olduğunu, bu nedenle de fazla yaygınlaşamadığını kaydetti.
Akar, babalarının ve Avram Usta'nın tarifine uyarak, en iyi malzemeleri seçip sabah 04.00'ten itibaren servise sunduklarını, özellikle Ankara ve İstanbul'dan kendilerini arayan müşterilerine de kargo ile boyoz yolladıklarını söyledi. Akar, gelen talepler karşısında boyozun dondurulmuş ve paketlenmiş olarak satılması yönünde çalışma başlattıklarını, bu yolla hem farklı şehirlerde yaşayan İzmirlilerin özlemine son vereceklerini, hem de İzmirli olmayanların boyozla tanışmasını sağlayacaklarını kaydetti.
Aile işletmesinde yıllardır çalışmasına ve her gün boyozla iç içe olmasına karşın, bu üründen bıkmadığını ve hala kahvaltısını boyozla yaptığını ifade eden Akar, “Sigarayı bıraktım, boyozu bırakamam, öyle bir alışkanlık” diye konuştu.
15 SAATTE PİŞEN YUMURTA İLE SERVİS EDİLİYOR
İzmir'in kendine has lezzeti boyoz, halk arasında “işbirlikçisi” olarak nitelendirilen haşlanmış yumurta ile birlikte tüketiliyor, ancak boyozun yanındaki yumurta bilinenden oldukça farklı şekilde hazırlanıyor.
Boyozun piştiği kara fırınlara ılık olduğu saatlerde yerleştirilen yumurtalar, 14-15 saat süreyle su kaynama noktasına gelmeden haşlanıyor.
Boyoz, aynı adla, İspanyol Sefarad kültürünün etkilerini taşıyan İspanya'da, Güney Amerika ülkelerinden Şili, Arjantin ve Peru'da da bolca tüketilen yiyecekler arasında yer alıyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)